6 replies to this topic

[B.A.Y.U.L.K.E.N]

   Evinin önünde yemek artıklarını bile koymaya üşenen bir millet de mevcut.

 

Beğenmediğim bir insan topluluğu mevcut.

Kurtlarları zamanı gelince vahşi, korkutucu, zarar verici

zamanı gelince kutsal sembol olarak gösterilebiliyor.

 

"ya sen bulunduğun topraklara nankörlük mü ediyorsun" diyecek olanlar olayı baştan yanlış anlamışlar. böyle düşünen varsa çıksın gitisn.

 

Kendini veya başkasını Hayvana benzeterek iltifat eden bir toplulukda mevcut. 

örneğin: "Aslan gibi adamsın sen knk ya"  

 

öhöm öhöm o arkadaşa sesleniyorum, senin kankan bir aslan değil.

 

hayvanları zamanı gelince küfür olarak kullanabilen zamanı gelincede iltifat etmek için kullanabilen kişilerdir.

demekki hayvanları bu kadar seviyorsun, demekki kedi soyu senin için bu kadar değerli

o zaman ne diye kapının önüne bir kab süt koymuyorsun ?

 

"ya knka zaten onlara yemek verenler vardır" deme ona yemek veren onun karnını doyuran kişi sen ol.

ne biliyim o iyilliği sen yap işte.

 

 

 

hadi hep beraber empati yapalım.

en sevdiğiniz hayvan bir kedi veya bir köpek olabilir.

hakaret gibi olucak ama kendinizi şimdilik en sevdiğiniz hayvanın yerine koyun.

en azından onlar günahsız. 

 

örneğin kedileri ben çok severim hatta Annem evde kedi besliyor.

 

yok ya yok empati falan yapmayalım.

çünkü belli ki bazı kişilere ağır gelicek.

 

ağır gelicek çünkü sabahtan beri yemek bulamamak nasıl bişey sadece sokak hayvanları bilir.

kar yağınca arabanın altına saklananlar siz değilsiniz.

 

ve son olarak bir topluluk daha mevcut.

kedileri eşya gibi alıp, bakamadıklarında sokağa atanlar.

 

en kötüsüde budur zaten.

o hayvanı ev ortamına alıştırıyorsun.

sonra sokağa atıyorsun.

yani kendi elinizle o hayvanı basbayağı öldürüyorsunuz.

 

 

onlar bizim sessiz dostlarımız.

yüce Rabbim bunun hesabını her iki cihanda soracak

tabi siz bunu gidipte matematik ile uğraşan kişilere anlatamazsınız. onlar hep mantık işi yaparlar. eğer sokakta aç kalan, ölen kendisi değilse gram umursamazlar.

"zaten hepimiz öleceğiz" deyip, konuya son verirler.

 

şimdi 2-3 sayısalcı yorum yapar "yöö yök öyle böşöy"

sözüm size değildi merak etmeyin.

 

son olarak demek istediğim şu, konuya polemik istemiyorum. örneğin erkek olmanın zor olduğunu anlattığım konuda alakasız alakasız "kadınlara hakaret mi ediyorsun" özetli yazılar geldi.

 bu arada konuda küçük harf büyük harf birbirine karıştı bazen noktalama kullandım bazen kullanmadım. kusura bakmayınız. haydi kendinize iyi bakın Adios  

 

Edited by B.A.Y.U.L.K.E.N, 01 Ağustos 2017 - 09:19 ÖS.

[Queen]

Önemli olan noktalama işaretlerini doğru yazıp yazmaman değil, ne yazdığın önemli o yüzden boşver salla gitsin nasıl rahat ediyorsan öyle yaz başkalarının ne düşüneceğine takılma.


Bazen haberlerde hayvanlara karşı yapılan zulümleri görüyorum gerçekten nasıl bir düşünce yapılarına sahip olduklarını anlamaya çalışıyorum ama anlayamıyorum ne yazık ki. Bir insan(!) sana zararı olmayan bir canlıyı neden arabanın arkasına bağlayıp 2-3 saat koşturur ki anlamıyorum iyiki bu dünyanın bir de öbür dünyası var yoksa bu adaletsiz dünya ile ne yapardık düşünemiyorum.

Bu arada bizimde sonbahar mevsimine girdiğimizde birlikte 3. yılımıza gireceğimiz tatlı bir Bozo’muz var. Hayvanları sahiplenme imkanınız yoksa bile dışarıya yemek-su koysanız çok güzel olur gerçekten. İyi forumlar.

[BalyoZ]

Daha kendi cinsimize sahip çıkamıyoruz, insan sevgisi yok içimizde. Şöyle etrafınıza bir bakın, İstanbul gibi bir şehirde ağaç diplerinde yatan insanlar mı dersin, sahilde kayalıkların aralarında uyuyanlar mı... Evi barkı olmayan kaç insan var. Biz sıcak yataklarımızda yatarken onlar dışarının tehlikesinde heran bir şey olabilme korkusuyla uyuyorlar. Sevgiden bahsetmeyin bana, inanmıyorum artık.

[B.A.Y.U.L.K.E.N]

Daha kendi cinsimize sahip çıkamıyoruz, insan sevgisi yok içimizde. Şöyle etrafınıza bir bakın, İstanbul gibi bir şehirde ağaç diplerinde yatan insanlar mı dersin, sahilde kayalıkların aralarında uyuyanlar mı... Evi barkı olmayan kaç insan var. Biz sıcak yataklarımızda yatarken onlar dışarının tehlikesinde heran bir şey olabilme korkusuyla uyuyorlar. Sevgiden bahsetmeyin bana, inanmıyorum artık.

 

haksız değilsin. ama tabikide insanların hayvanlardan üstünlüğü say say bitmez.

yoldan geçiyorum bir dilenci görüyorum. yaşı daha 20-25  hadi bilemedim 30 olsun 40 olsun.

 

girip bi işe çalışabileceğini düşünüyorum insanlar herşeyin kolayına kaçmaya çalışıyorlar.

ama hayvanlar öyle değil işte onlar insanlar ile aynı zekaya sahip değiller.

[BalyoZ]

haksız değilsin. ama tabikide insanların hayvanlardan üstünlüğü say say bitmez.

yoldan geçiyorum bir dilenci görüyorum. yaşı daha 20-25  hadi bilemedim 30 olsun 40 olsun.

 

girip bi işe çalışabileceğini düşünüyorum insanlar herşeyin kolayına kaçmaya çalışıyorlar.

ama hayvanlar öyle değil işte onlar insanlar ile aynı zekaya sahip değiller.

 

İnsan dışındaki canlılar doğada daha savunmasız olabilirler, onların yaşam alanlarını kısıtladığımızın bende farkındayım. Ancak sorun sadece hayvanlardan ibaret değil, fazla değil daha birkaç seneye kadar bende senin gibi düşünüyordum. Algıyı biraz değiştirdim, daha mantıksal hareket ediyorum. 

 

Birincisi, eli yüzü kir pasak içinde bir insandan bahsediyoruz, evde yaşamıyorlar sokakta yaşıyorlar.

 

İkincisi, barınma ihtiyaçlarının dışında beslenme, gelir elde etme gibi birçok durumda da çaresizler.

 

Üçüncüsü, üniversite mezunu bile şuanda belediyede temizlik görevlisi olamıyorken, bu insanların nasıl işe başvurmalarını bekliyorsun alınmazlar. Yaradan el vermiş ayak vermiş girsinler çalışsınlar diyordum. Yahu ben üniversite okuyorum adam beni işe alırken referans istiyor veya okuduğuma dair belge vs. bunu üst iş mertebeleri için dediğimi baz alırsan, küçük işletmeler içinde bu geçerli İstanbulda yaşayan 14.804.116 insan var bu sayı iş yerlerini doldurmaya yetiyorda artıyor bile... Bu tür insanlara herhangi işletmede yer verileceğini mi düşünüyorsun gerçekten?

 

5 milyondan fazla insan alındı, bütün bunlar düşünülmediği için bu haldeler. Kota konulmalıydı diğer avrupa ülkeleri gibi. Neyse bana özelden cevap verirsiniz konuyu kirletmeyeyim. İyi forumlar.

Edited by BalyoZ, 01 Ağustos 2017 - 10:54 ÖS.

[B.A.Y.U.L.K.E.N]

İnsan dışındaki canlılar doğada daha savunmasız olabilirler, onların yaşam alanlarını kısıtladığımızın bende farkındayım. Ancak sorun sadece hayvanlardan ibaret değil, fazla değil daha birkaç seneye kadar bende senin gibi düşünüyordum. Algıyı biraz değiştirdim, daha mantıksal hareket ediyorum. 

 

Birincisi, eli yüzü kir pasak içinde bir insandan bahsediyoruz, evde yaşamıyorlar sokakta yaşıyorlar.

 

İkincisi, barınma ihtiyaçlarının dışında beslenme, gelir elde etme gibi birçok durumda da çaresizler.

 

Üçüncüsü, üniversite mezunu bile şuanda belediyede temizlik görevlisi olamıyorken, bu insanların nasıl işe başvurmalarını bekliyorsun alınmazlar. Yaradan el vermiş ayak vermiş girsinler çalışsınlar diyordum. Yahu ben üniversite okuyorum adam beni işe alırken referans istiyor veya okuduğuma dair belge vs. bunu üst iş mertebeleri için dediğimi baz alırsan, küçük işletmeler içinde bu geçerli İstanbulda yaşayan 14.804.116 insan var bu sayı iş yerlerini doldurmaya yetiyorda artıyor bile... Bu tür insanlara herhangi işletmede yer verileceğini mi düşünüyorsun gerçekten?

 

5 milyondan fazla insan alındı, bütün bunlar düşünülmediği için bu haldeler. Kota konulmalıydı diğer avrupa ülkeleri gibi. Neyse bana özelden cevap verirsiniz konuyu kirletmeyeyim. İyi forumlar.

 

yani herkes kendine göre haklıdır. dediklerinde haklılık payı buldum.

ama yine şey gibi oldu

hani erkek olmak zordur konusuna kız olmak daha da zordur demek gibi oldu ama olsun canın saolsun.

içimden vicdani olayları yazıp konu açtım işte

ben bir insanın etrafta dilenmesi için veya sokaklarda yatmasına bi anlam veremiyorum herhalde yine İNSANLIK denilen şey. diğerleri gibi empati eksikliği yaşıyor olabilirim. herneyse dostum iyi forumlar

[SONsüvaris]

Güzel bi konuya değinmişsin aslında. İnsanların hayvanları hor gördüğü bi ülkede yaşıyoruz maalesef, genelleme yapmak gibi olmasın ama aralarında sessiz dostlarımızı düşünen evinin önüne bir kap su ya da yiyecek koyan muhakkak vardır. Şöyle bir söz vardır 'İçinde hayvan sevgisi olmayanın insan sevgisi de yoktur'. Çok doğru bence. Sevgiye hala inanmayanlar var aramızda gördüğüm kadarıyla. Böyle kisilere sormak istediğim şu ki sevgiye olan inancını kaybetmenin sebebi ne ? Hayvanlar mı yoksa kazık yediğin eşin dostun akraban mı? Dışarda kalan uyuyan insanları görmek gerçekten normal bişey. Çünkü herkes zengin herkesin kalacak bir yeri var diye bir şey yoktur elin kolun tutuyorsa ha azıcık da aklın varsa bi işte çalışırsın. Yok efendim üniversite mezunları bile ise giremiyor bunların gercekliginden şüphe duyuyorum şahsen. E madem öyle niye her gittiğimiz cafe, restoran vs mekanlarda akın akın Suriyeli çalışıyor ? Onlardan da mı okuduğuna dair belge istendi

Dipnot: Konu başlığıyla yakındığı şeylerin arasında bağ kuramaman özel nedenlerinin arasına giriyor keşke yazmasaydın adamım